23 Kasım 2016 Çarşamba

İşyerlerinde Disiplin ve Sıcak Soba Kuralı

Ülkemizde disiplin denildiğinde akla ilk gelen nedense hep cezalandırmadır. Çünkü hatırlayın çocukluğumuzu, okul döneminde en büyük korkumuz disipline verilmekti. Disiplin kelimesi belki de korkuyla karışık bir şekilde bilinçaltımıza kendiliğinden yerleşti.
Aslında disiplin tarihin ilk zamanlarında dahi vardı insanlar arasında. Hepimizin bildiği gibi geçmişten bu yana insanlar sürekli topluluklar halinde yaşadılar. Toplu yaşamın gereği olarak da kendi düzenlerini sağlamak ve geliştirmek için kurallar oluşturdular. Bu kurallar bazen yazılı olarak, bazen de daha önce yaşanmışlıkların doğruluğu veya yanlışlığı üzerine kuruldu. İşte bu kurallarla amaçlanan toplumun disiplinini ve düzenini sağlamaktı. Çocukluğumuzda bilinçaltımıza kendiliğinden yerleşen ve korkutulduğumuz bu disiplin kelimesi de içinde bulunduğumuz okulun düzenini sağlamak için kullanılan bir araç idi.
İş yerlerinde ise disiplin ile çalışanların şirketin standartlarına uygun olarak davranmasını sağlamak, çalışan ile amiri arasındaki karşılıklı saygı ortamını oluşturup, sürekliliğini sağlamak amaçlanır. Bu çerçevede çalışanlar belirlenmiş olan görevlerini yerine getiremediklerinde disiplin ile karşı karşıya kalmaktadır. Bu tür durumlarda yöneticilerle çalışanlar arasında çıkar çatışması bulunduğunda ya da çalışanların değişik tutum ve beklenti içinde olmalarından dolayı sağlıklı bir disiplin ortamı oluşturmak oldukça zor olmaktadır. Özellikle disiplin uygulamalarında yapılan adaletsizlikler ve yanlış uygulamalar çalışanlarda moral bozukluğuna, kızgınlığa neden olmakta diğer yandan yönetici-çalışan arasında kutuplaşmalara yol açmaktadır. Bu sebeple disiplin uygulamaları yalnızca ceza vermek, doğru davranışı teşvik etmekle sınırlı kalmamalı, yönetici ile çalışan ilişkilerinde ortaya çıkabilecek problemleri en aza indirmeyi hedeflemelidir.

Bir defa çalışan disiplin cezası aldığında bunun, kendi kişiliği nedeniyle uygulanmadığına, yaptıklarının sonucu olduğuna inanmalıdır. Bunu sağlayabilmek için disiplin uygulamalarında en güzel yol gösterici Douglas McGregor’un sıcak soba kuralıdır.
Sıcak soba, yaklaşınca sıcaklığını hissettirir, kendisine dokunanın yanacağını önceden belli eder. İşletmelerde de, kurallar ve kuralların ihlali durumunda uygulanacak cezalar personele önceden bildirilmelidir. Sıcak sobaya dokunulduğunda soba yakar ve acı verir. İstemeyerek, kazara da dokunulmuş olsa  bu kural hiç bir zaman değişmez. Herkesi aynı derecede yakar. Disiplin uygulamaları da bu şekilde herkese eşit uygulanmalıdır. Kuralları ihlal edenin kim olduğu önemli olmamalıdır. Soba tutarlı, güçlü ve istikrarlıdır. Dokunur dokunmaz elini yakar ve o kişi bir daha yanan bir sobaya çıplak elle dokunmayacağını aklından çıkarmaz. Disiplin uygulamaları da güçlü ve istikrarlı olmalıdır, kişi ayırt etmemelidir, aynı ihlali yapan bir kişiye ceza verilirken diğerine verilmemesi kabul edilemez bir durumdur.

Sıcak soba kim olursa olsun dokunanı yakar bunu yaparken intikam almayı, dokunanın aklını başınıza getirmeyi ya da gününü göstermeyi düşünmez. Sadece yapılan eylemle ilgilenir. Benzer şekilde ceza da kişiden hesap sormak, aklını başına getirmek, personele hakaret etmek, onurunu zedelemek için verilmemelidir. Cezanın hedefi kişi değil , onun yaptığı yanlış davranış olmalıdır. Bu nedenle disiplin kuralları uygulanırken yöneticiler öfke, intikam, sevgi, merhamet gibi kişisel duygularını bir kenara bırakmalılar dır.
Sonuç itibariyle özetlemek gerekirse hem çalışan için hem de işletmeler sıcak soba kuralı ışığında iyi bir disiplin sürecinin tanımlanması ve uygulanması en doğru yol olacaktır.

İşletmelerde iyi bir disiplin için sıcak sobanın 4 kuralını unutmayalım.
  •        Kurallar, uyarılar olmalıdır (sobanın sıcaklığı önceden hissedilmelidir)
  •        Tutarlı olmalıdır ( soba zaman zaman değil her zaman yakar)
  •        Derhal eyleme geçmelidir ( sobaya dokunan anında yanar)
  •        Kişilere göre uygulanmamalıdır ( sobaya kim dokunursa dokunsun  yanar)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder